Bu devasa bir girişim – ve zaman çizelgesi son derece sıkı. Perşembe gününden itibaren, CDU, CSU ve SPD partilerinden toplam 256 siyasetçi, bir sonraki Büyük Koalisyon’un koalisyon anlaşmasını 16 çalışma grubunda titizlikle müzakere ediyor. Bu çalışma gruplarının sonuçları, parti liderleri Friedrich Merz (CDU), Lars Klingbeil, Saskia Esken (her ikisi de SPD) ve Markus Söder’in (CSU) katılacağı 19 üyeden oluşan merkezi müzakere turunda sunulacak. Burada detaylarda ince ayar yapılması planlanıyor. Nihayetinde, tüm önlemlerin finansal kontrolü gerçekleştirilecektir.
Koalisyon anlaşması tamamlandığında, hâlâ üç katılımcı partinin ilgili organlarının onayını almak gerekecek. SPD, ayrıca üyelerini bilgilendirmeyi de planlıyor. Hükümetin, gelecekteki Şansölye Friedrich Merz’in planına göre 23 Nisan’a kadar kurulması gerektiğinden, herkesin acele etmesi büyük önem taşımaktadır. Bu durum, müzakerelerde bazı tehlikeleri de beraberinde getirmektedir, çünkü detaylarda gizli olan sorunlar, yeni tartışmalara yol açabilir. Araştırma belgesinde her proje o kadar net bir şekilde formüle edilmemiştir ki, bu konuda yeni anlaşmazlıkların çıkması kaçınılmaz olabilir. Ağırlıklı olarak CDU yönetimleri, belgede yer alan ihtilafların basit kelime süslemeleriyle kapatılmamasını gizlice vurguluyor. Eğer patlayıcı pozisyonlar karşılaşırsa, geçerli olanın ne olacağı konusunda özellikle dikkatli ve detaylı bir çalışma yapılması gerektiği ifade ediliyor.
Olası Büyük Koalisyon’un Mimarlari
Olası Büyük Koalisyon’un mimarları: Friedrich Merz ve Lars Klingbeil, tartışmalar sırasında arka planda kalıyor. İşte müzakerelerde ele alınan bazı önemli konular:
- Göç: Birlik, sert müzakerelerde, araştırma belgesinde gelecekte sınırda sığınmacıların geri çevrilmesinin de mümkün olduğu ifadesinin açıkça yer almasını sağladı. Ancak geri çevirmelerin “Avrupa komşularımızla koordine edilerek” yapılması gerektiği belirtiliyor. CDU/CSU, “koordineli” ifadesinin komşu ülkelerin buna rıza gösterdiği anlamına gelmediğini ısrarla vurguluyor. SPD ise tam tersini savunuyor. Bu anlaşmazlık, Birlik ve SPD arasında çözülmesi gereken bir konu olarak öne çıkıyor; çünkü 2018’de Avusturya bu durumu reddetmişti.
- Asgari Ücret: SPD, 2026’da saatlik 12,82 Euro’dan 15 Euro’ya bir artış bekliyor. Ancak CDU Genel Sekreteri Carsten Linnemann, bir röportajında, 2026 için bu rakamın belirsiz olduğunu ifade etti. Çünkü: “Asgari Ücret Komisyonu maaşları belirleyecek.” Araştırma belgesinde, Asgari Ücret Komisyonu’nun gelecekte, tam zamanlı çalışanlar için ortalama maaşın %60’lık Avrupa referans değerine göre belirleme yapması gerektiği belirtiliyor. “Bu koşullar altında, 2026’da 15 Euro’luk bir asgari ücret ulaşılabilir,” deniyor araştırma belgesinde. Tartışma noktası: Eğer Asgari Ücret Komisyonu (işverenler ve sendikacılardan oluşuyor) Haziran’daki müzakerelerinde bu hedefe ulaşmazsa ne olacak? Gelecek çalışma bakanı öneriyi kabul edecek mi? SPD hayır, Birlik ise evet diyor.
- Emeklilik: SPD, emeklilik seviyesini garanti altına almak istiyor. Bu, 45 yıl boyunca ortalama maaş üzerinden emekli olan birinin aldığı maaşın yüzdesini ifade ediyor. SPD, emeklilik seviyesini 2040’a kadar en az %48 olarak belirlemek istiyor. Ancak CDU Genel Sekreteri Linnemann, “Eğer bu ülke artık büyümezse, emeklilik seviyesini karşılayamayacağız.” dedi. Araştırma belgesinde yalnızca istikrarlı emeklilik seviyesinden bahsediliyor, ancak %48 sayısı belirtilmiyor.
- Vatandaşlık Parası: Birlik, tam bir reform (ve isim değişikliği) talep ediyor. Vatandaşlık parası alanların çalışmak istememesi durumunda yardımların ciddi şekilde kesilmesi gerektiğini savunuyor. SPD, bu tür bir kesintiyi kabul etmiyor. Şu anda her iki taraf da araştırma sonuçlarını farklı yorumluyor: Birlik, iş bulma hizmetinin artık eğitim programlarına öncelik vereceğini vurguluyor. Ancak SPD, bunun yalnızca 200.000 çalışmaya uygun destek alıcısı için geçerli olduğunu, yani iş bulma engeli olmayan (kötü dil bilgisi, eğitimsizlik) kişiler için olduğunu belirtiyor. Diğerlerinin daha fazla eğitim alması gerektiğine inanıyorlar.
- Askerlik: Birlik, askerlik hizmetinin geri dönüşünü kesinlikle istiyor. Ancak SPD, Savunma Bakanı Boris Pistorius’un da olduğu gibi buna karşı çıkıyor. Asker sayısını yalnızca gönüllü askerlik hizmeti ile artırmak istiyor. Tek zorunlu kısım: Genç erkekler Bundeswehr tarafından yazılı olarak bilgilendirilecek ve askeri hizmete uygun olup olmadıklarını beyan edecekler.
- Demiryolu: Devlet demiryolu şirketinin iyileştirilmesi için CDU/CSU, şirketi iki alana ayırmayı öneriyor – ağ (özellikle raylar) ve işletme (tren trafiği) ayrı tutulacak. Çünkü demiryolu yönetimine olan güven sarsılmış durumda. SPD, bu fikre karşı çıkıyor.
Büyük Koalisyon müzakereleri, bu karmaşık ve kritik konuların nasıl çözüleceğine dair belirsizlikler ve zorluklarla doludur. Zaman, her şeyin belirleyici unsuru olmaya devam ediyor.
GURBET HABER