ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, İsrail-Lübnan sınırında devam eden gerilimle ilgili yaptığı açıklamalarda, Hizbullah ve ateşkes süreçlerine dair önemli değerlendirmelerde bulundu. Günlük basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Miller, Lübnan Dışişleri ve Göçmenler Bakanı Abdullah Buhabib’in Nasrallah’ın ateşkesi kabul ettiğine dair açıklamalarını yalanladı ve bu iddiaların ABD’ye iletilmediğini vurguladı.
Nasrallah Ateşkesi Kabul Etti mi?
Lübnanlı Bakan Abdullah Buhabib, PBS kanalında yaptığı bir açıklamada, Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ın İsrail tarafından öldürülmeden önce bir ateşkesi kabul ettiğini iddia etmişti. Buhabib, ABD ve Fransa’nın bu süreçte İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun da ateşkese onay verdiğini belirttiğini öne sürmüştü. Ancak Miller, bu iddiaların ABD tarafından doğrulanmadığını belirterek, “Eğer Nasrallah’ın ateşkesi kabul ettiğine dair bir bilgi doğruysa, bu bilgi bize iletilmedi. Lübnan’daki yetkililere söylediyse, bunu bilmiyoruz ve böyle bir mesaj da almadık,” şeklinde konuştu.
Hizbullah’la Görüşmeler Yapıldı Ama…
ABD’nin Hizbullah ile ateşkes konusunda bazı görüşmeler yaptığını kabul eden Miller, “Tüm tarafların, önerdiğimiz ateşkes planlarını bildiğinden eminiz. Ancak bu görüşmelerde Hizbullah’ın ya da Nasrallah’ın ateşkesi kabul ettiği yönünde herhangi bir net mesaj almadık,” ifadelerini kullandı. Miller, ABD’nin bölgede diplomatik çözüm arayışlarını sürdürdüğünü belirterek, çatışmaların sınırlı kalmasını umduklarını dile getirdi.
İsrail’in Saldırıları: “Tam Ölçekli Savaş Niyetleri Yok”
Basın toplantısında, İsrail’in Lübnan’a yönelik saldırılarının genişleyip genişlemeyeceği sorusu üzerine Miller, İsrail’in saldırılarının sadece Hizbullah’ı hedef aldığını ve “tam ölçekli bir savaş” niyetinde olmadığını savundu. İsrail’in son günlerde gerçekleştirdiği operasyonların Hizbullah’a karşı olduğunu ve Lübnan’a yönelik daha geniş bir askeri harekat planlanmadığını ifade etti. Miller, “İsrail’in saldırılarının, kendilerine saldıran bir terör örgütü olan Hizbullah’a karşı savunma amaçlı olduğunu görüyoruz,” dedi.
Ancak Miller, bölgedeki operasyonlarda sivil zararının minimize edilmesi gerektiğini de vurguladı. İsrail’in Lübnan’daki sivil yerleşimlere yönelik saldırılarıyla ilgili sorulan sorulara, “Uluslararası insancıl hukuk çerçevesinde sivil kayıpların önlenmesi için gerekli önlemlerin alınması zorunludur. İsrail’in de Lübnan’da sivil hedeflere zarar vermemek için gereken önlemleri alması gerekir,” ifadelerini kullandı. Bu açıklama, ABD’nin İsrail’e destek verirken, aynı zamanda sivil halkın korunmasına yönelik çağrısını da sürdürdüğünü gösteriyor.
Nasrallah’ın Ölümü: Gerilim Nasıl Şekillenecek?
Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, İsrail’in 27 Eylül’de Beyrut’a düzenlediği hava saldırıları sırasında hayatını kaybetmişti. Bu ölüm, bölgede gerilimi daha da artırırken, Lübnan’daki bazı gruplar ateşkesi desteklerken, bazı gruplar İsrail’e karşı saldırılarını artırmış durumda. Nasrallah’ın ölümü, Hizbullah’ın bölgedeki liderlik yapısında bir boşluk oluştururken, İsrail’in Lübnan’daki operasyonlarını daha da yoğunlaştırabileceği konuşuluyor.
ABD’nin Ateşkes Çabaları Devam Ediyor
Miller’in açıklamalarına göre, ABD, bölgede kalıcı bir ateşkes ve diplomatik bir çözüm sağlamak için çabalarını sürdürüyor. Washington, Hizbullah ve İsrail arasında doğrudan görüşmeler yapmasa da, farklı kanallar üzerinden diplomatik yolları zorlamaya devam ediyor. Ancak şu ana kadar bu çabalar somut bir sonuç vermiş değil.
Son olarak Miller, İsrail’in saldırılarının sınırlı kalmasını umduklarını ve diplomatik çözüm arayışlarının sürmesi gerektiğini belirterek, “Biz nihayetinde bir ateşkes ve diplomatik çözüm görmek istiyoruz. Bu noktada Hizbullah’ın sınırdan geri püskürtülmeye çalışılması, mevcut durumun bir parçası olarak değerlendiriliyor,” dedi.
Bölgedeki Gerilim Nasıl Şekillenecek?
İsrail ve Hizbullah arasındaki gerilim, sadece iki ülke arasında bir sorun olmaktan çıkarak, bölgesel ve uluslararası düzeyde daha geniş çapta yankı buluyor. Lübnan’daki siyasi ve ekonomik kriz, Hizbullah’ın gücünü artırırken, İsrail’in bu örgüte karşı gerçekleştirdiği askeri operasyonlar da bölgede istikrarsızlığı derinleştiriyor. ABD’nin bu süreçte arabuluculuk yapma çabaları sürse de, bölgede kalıcı bir barışın sağlanması kısa vadede zor görünüyor.
ABD’nin, Lübnan ve İsrail arasında ateşkesin sağlanmasına yönelik girişimlerinin devam edeceği, ancak bu süreçte Hizbullah’ın Nasrallah sonrası nasıl bir yol izleyeceği büyük bir merak konusu olarak kalıyor.
Kaynak: Milliyet
