Almanya’da Federal Meclis Seçimleri Yaklaşıyor
Almanya’da 23 Şubat Pazar günü gerçekleştirilecek olan Federal Meclis seçimleri, ülkede önemli bir siyasi değişimin habercisi olabilir. Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve Hür Demokrat Parti’den (FDP) oluşan üçlü koalisyonun dağılmasının ardından yapılan bu erken genel seçimlerin favorisi, ana muhalefetteki Hristiyan Birlik (CDU ve CSU) bloku olarak öne çıkıyor. Son kamuoyu yoklamaları, Hristiyan Birlik’in oy oranının yüzde 30 civarında olduğunu gösteriyor. Ancak, giderek güçlenen aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisi de dikkat çekiyor.
AfD, 2017’deki genel seçimlerde Federal Meclis’e ilk kez girdi ve sonraki süreçte etkisini artırarak, son anketlerde oy oranını yüzde 20-21 bandına çıkararak sandıktan ikinci güç olarak çıkma yolunda ilerliyor. Özellikle Almanya’nın doğu eyaletlerinde güçlü bir tabana sahip olan AfD, son dönemlerde aldığı yüksek bağışlarla da gündemde. Bu bağışlardan biri, Avusturya’daki bir soruşturmaya konu oldu.
Büyük Bağış ve Soruşturma
Alman haber portallarında yer alan bilgilere göre, AfD 1 Şubat’ta 2 milyon 349 bin 906 euro 62 cent değerinde bir afiş kampanyası desteği aldı. Ancak, bağışta bulunduğu beyan edilen kişi, gerçekte bağışı yapan kişi değil. Almanya Federal Meclis İdaresi, yapılan bağışların kaynağının en kısa sürede beyan edilmesini talep ediyor ve bu bilgileri Meclis sayfasında şeffaflık ilkesi gereği yayımlamakta.
AfD, bağışçının Avusturya’dan Gerhard Dingler olduğunu bildirmişti. Ancak, Avusturya güvenlik birimleri tarafından yürütülen soruşturmada, gerçek bağışçının Dingler olmadığı ve onun yalnızca aracılık yaptığı tespit edildi. Bu yüksek bağışın arkasında Almanya’dan bir emlak milyarderinin olduğu tahmin ediliyor. Dingler, bağış yapmadan önce Almanya’dan 2,6 milyon euro hibe almıştı ve bu parayı Köln’deki ASS Reklam Limited Şirketi’ne havale etti.
Almanya’da Bağışlarda Şeffaflık Zorunluluğu
Almanya Siyasi Partiler Kanunu’na göre, 35 bin euro ve üzerindeki bağışlar “yüksek bağış” kategorisine giriyor ve bu bağışların en kısa sürede Federal Meclis Başkanlığına bağışçının bilgileriyle birlikte iletilmesi gerekiyor. Meclis Başkanlığı da bu bilgileri kamuoyuna duyurmakla yükümlü. Siyasi Partiler Kanunu, partilere 500 euro ve üzeri bağışlarda kaynağının açık olmasını şart koşuyor. Kimliği saptanamayan kişilerden ya da bilinmeyen üçüncü şahısların aracılar üzerinden yaptığı bağışların kabul edilmesi yasaklanmış durumda. Bu tür durumlar tespit edilirse, partiye alınan bağışın üç katı kadar ceza kesiliyor.
AfD’ye yapılan bu yüksek miktardaki afiş kampanyası bağışının yaklaşık 2,35 milyon euro olduğu göz önüne alındığında, partinin kesilmesi muhtemel ceza 7 milyon 50 bin euro olarak tahmin ediliyor.
AfD’ye Büyük Bağış Yapan Kişi Kim?
Son yıllarda büyük kazanan konumundaki AfD’ye bu kadar büyük bağış yapan kişinin, emlak milyarderi Hening Conle olduğu üzerinde durulmakta. Ancak, açık kaynaklarda Conle hakkında sınırlı bilgi bulunuyor. Zürih ve Londra’da ikamet eden bu emlak milyarderinin Lichtenstein’da da ticari sicilde bir holding kaydı mevcut. Conle’nin adı daha önce de AfD’ye yasa dışı bağış yaptığı iddialarıyla anılmıştı.
AfD’nin Federal Meclis’e ilk kez girdiği 2017 seçimlerinde, partinin başbakan adayı Alice Weidel için 132 bin euroluk bir bağış yapılmış ve bu bağışın dikkat çekmemesi için paranın küçük meblağlara bölünerek partiye aktarıldığı ortaya çıkmıştı. Federal Meclis İdaresi, bu durumu incelemek için devreye girmişti.
AfD’ye Gayrimenkul Mirası
Son yıllarda özel şahıs ve şirketlerden birçok para ve hizmet bağışı alan AfD, aynı zamanda zengin kişilerden milyonlarca euroluk emlak ve gayrimenkul mirasları da alıyor. 2023 yılının başından 15 Şubat’a kadar, yani ilk 1,5 ayda, AfD’nin toplamda 4 milyon 848 bin 906 euro 62 cent bağış aldığı görülüyor.
AfD, eleştirmenleri tarafından emeklilik ve vergi konularında somut bir konsept sunmamakla suçlanırken, göçü yalnızca güvenlik sorunu olarak yansıttığı gözlemleniyor. Afişlerinde göç ile ilgili kadın ve kız çocukları için genel bir iç güvenlik tehdidi olarak yansıtmaktadır.
Bağışlara Üst Sınır Talebi
Partilere yapılan bağışların sıkı takibini yapan sivil toplum kuruluşu LobbyControl, Almanya’daki Siyasi Partiler Kanunu’nu eleştirerek, bağışlar için bir üst sınır getirilmesini talep ediyor. Avrupa Birliği üyesi 19 ülkenin böyle bir üst sınırı bulunduğunu hatırlatan kuruluş, Almanya’da böyle bir düzenlemenin olmamasının, ülkede en yüksek bağışların yapılmasına neden olduğunu belirtiyor. LobbyControl’ün yürüttüğü bir araştırmada, 2019-2022 yılları arasında Almanya Federal Meclis’indeki altı partinin toplamda 633 milyon euro bağış aldığını ortaya koydu.
Diğer ülkelerde siyasi partilere yapılan bağışların toplam miktarı ise aynı dönemde 937 milyon euro olarak kaydedildi. LobbyControl, siyasi partilere yapılan bağışların sınırlandırılmaması nedeniyle paranın giderek bir güç faktörüne dönüştüğünü vurgulamakta ve kişi, şirket veya derneklerden yapılacak siyasi parti bağış miktarının maksimum 50 bin euro ile sınırlı tutulmasını önermektedir.
GURBET HABER