Deniz Kayadelen, sadece suyun derinliklerinde değil, aynı zamanda hedeflerinde de sınırları zorluyor. 21 Ağustos’ta, Amerika’nın New York eyaletindeki Hudson Nehri’nde gerçekleştirdiği yüzme performansı, ona Türkiye’nin en hızlı kadını unvanını kazandırdı. 7 saat 58 dakika süren bu zorlu macera, Kayadelen’in kariyerinde önemli bir kilometre taşı oldu. Ancak bu başarı, onun sadece uzun soluklu yüzme serüveninin bir parçasıydı. Zira Kayadelen, ‘triple crown’ olarak bilinen ve dünya çapında büyük prestij taşıyan üç büyük yüzüşten üçüncüsünü de tamamlayarak adını tarihe yazdırdı.

Bir Kariyerin Başlangıcı: Yüzme Tutkusunun Doğuşu

Aslen İsviçre’nin Zürih kentinde yaşayan, ancak kalbi Türkiye için atan 37 yaşındaki Deniz Kayadelen’in yüzme serüveni, 11 yaşında İstanbul’a yerleşmesiyle birlikte ivme kazandı. Bakırköy Ata Spor Kulübü’nde başladığı bu yolculuk, onu bugün uluslararası arenada Türkiye’yi temsil eden bir sporcuya dönüştürdü. Kayadelen, başarılarıyla sadece kendini değil, Türkiye’yi dünya çapında duyurmayı hedefliyor. “İlklere imza atmak her zaman hayalimdi,” diyen Kayadelen’in gözleri şimdi daha büyük hedeflere çevrilmiş durumda.

Triple Crown: Zorlu Sularda Bir Destan Yazmak

Deniz Kayadelen, Triple Crown olarak bilinen dünyanın en zorlu üç yüzüş parkurunu tamamlayan nadir sporculardan biri. Bu parkurlar, Manş Denizi, Catalina Kanalı ve Hudson Nehri’ni kapsıyor. Temmuz 2023’te Manş Denizi’ni geçerken yaşadığı deneyimler, onun azmini ve dayanıklılığını bir kez daha kanıtladı. 15 saat 30 dakika süren bu yolculuk, Kayadelen’in sınırlarını zorladığı anlardan sadece biriydi.

“Fransa’yı gördüğümde büyük bir rahatlama hissetmiştim, ancak aniden bir gelgit oldu ve kıyıyı tekrar göremedim,” diyor. Yine de pes etmeyen Kayadelen, bu engeli aşıp bir sonraki zorlu parkur olan Catalina Kanalı’na odaklandı. Burada gece saatlerinde, köpek balıklarının varlığıyla başa çıkmak zorunda kaldığı 8 saatlik bir yüzüş daha gerçekleştirdi.

Hudson Nehri ise belki de en kirli ve zorlayıcı olan parkurdu. Kayadelen, suyun kirliliği ve içindeki görünmeyen tehlikelerle başa çıkmak zorundaydı. Ancak ne olursa olsun, 7 saat 58 dakikada bu zorlu nehri geçerek yeni bir Türkiye rekoru kırdı. Onun için her yüzüş, sadece fiziksel bir mücadele değil, aynı zamanda zihinsel bir dayanıklılık testi oldu.

Yeni Hedefler: Antarktika’da Türk Bayrağını Dalgalandırmak

Hudson Nehri’ni geçtikten sonra Kayadelen’in hayalleri daha da büyüdü. Şimdi, gözünü Antarktika’daki soğuk sulara dikmiş durumda. Amacı, Türk bayrağını bu zorlu coğrafyada dalgalandırmak ve Türkiye’yi yine gururla temsil etmek. “İlklere imza atmayı her zaman sevdim,” diyen Kayadelen, sıradaki hedefinin Antarktika olduğunu açıklıyor. Bu macera, sadece onun için değil, Türkiye için de büyük bir başarı olacak.

Bir Dünya Şampiyonu: Soğuk Suların Hakimi

Deniz Kayadelen’in kariyeri sadece uzun mesafe yüzüşleriyle sınırlı değil. O aynı zamanda buz gibi sularda da adından söz ettiriyor. Dünya Buz Şampiyonası’nda 3 derecelik sularda yüzerek şu ana kadar 5 kez kendi yaş kategorisinde dünya şampiyonu oldu. Kayadelen, bu başarılarını şöyle özetliyor: “Türkiye’den ilk kadın olarak, buz gibi sularda Dünya Buz Şampiyonası’nda yer aldım. 500, 200, 100 ve 50 metre serbest ve kelebek yarışlarında Türkiye’yi temsil ettim.”

Nepal’de Bir Başka Zafer: Guinness Rekorlar Kitabı’na Girmek

Kayadelen’in başarıları sadece denizlerde değil, dağların zirvesinde de yankılanıyor. Nepal’deki Putha Hinchulli dağına yaptığı tırmanış, onun sadece bir yüzücü olmadığını kanıtladı. 6 bin 400 metre yükseklikte, 3 derecelik suya girerek 5 dakika boyunca yüzdü ve bu başarısıyla Guinness Rekorlar Kitabı’na adını yazdırdı. Bu rekor girişimi, küresel ısınma konusunda farkındalık yaratmak amacıyla gerçekleştirilen bir projeydi. Güney Afrikalı bir ekiple birlikte yürüttüğü bu projeyle hem Afrika hem de Nepal’deki çocuklara bağış toplandı.

Zorluklar Karşısında Güçlü Kalmak: Motivasyonun Gücü

Yüzmenin, sadece fiziksel bir aktivite olmadığını belirten Kayadelen, “Her yüzüş, inişli çıkışlı bir serüven,” diyor. “İlk saatlerde negatif düşünceler yoğun oluyor ama zaman geçtikçe doğayla bütünleşiyorsunuz.” Mental olarak zorlayıcı anlar yaşasa da, destek ekibinin motivasyonu sayesinde her seferinde yeniden güç bulduğunu vurguluyor. Kayadelen’e göre, pes etme noktasına gelindiğinde aslında daha yolun yarısında olduğumuzu hatırlamak önemli.

Deniz Kayadelen’in Mesajı: Hayallerin Peşinden Gitmek

Deniz Kayadelen, başarılarının ardında yatan sırrı net bir şekilde dile getiriyor: “Yüzde yüz istiyorsak, başaramayacağımız hiçbir şey yok.” Korkularla yüzleşmenin, insanın gelişim alanı olduğuna inanan Kayadelen, zorluklar karşısında pes etmemeyi öğütlüyor. “Bahanelerin arkasına saklanmak yerine, nasıl çözümler üretebilirim diye düşünmek gerekiyor. Çözüm her zaman elimizde,” diyor.

İlham Veren Bir Hikaye

Deniz Kayadelen’in hikayesi, insanın sınırlarını nasıl zorlayabileceğini ve başarıya nasıl ulaşabileceğini gösteren ilham verici bir örnek. Hem ulusal hem de uluslararası alanda kazandığı başarılar, onun azmi ve kararlılığıyla birleşerek Türkiye’ye büyük bir gurur kaynağı oldu. Antarktika’daki yüzme hedefiyle Deniz Kayadelen, Türk bayrağını daha da ileriye taşıyacak ve başarılarına bir yenisini daha ekleyecek gibi görünüyor.

Kaynak: DHA

Paylaş.
Bir Yorum Yazın

Exit mobile version