Eski First Lady Melania Trump, iki yıl aradan sonra ilk kez bir röportaj vererek eşi Donald Trump ile olan ilişkisini ve yaşadığı zorlukları gözler önüne serdi. 8 Ekim’de yayımlanacak olan anıları öncesinde, “Artık hikayemi ve gerçeği anlatmanın zamanı geldi,” diyerek sözlerine başlayan Melania, özel yaşamına dair ilginç ayrıntılara da yer verdi.
İlk Buluşma: Alışılmadık Bir Deneyim
Melania Trump, eşi Donald Trump ile ilk tanıştıkları andan itibaren aralarındaki bağı anlatırken, ilk randevularının ne kadar sıra dışı olduğunu paylaştı. Göz alıcı bir restoranda veya sinemada buluşmak yerine, Donald’ın Melania’yı satın almayı planladığı bir mülke götürdüğünü belirtti. Bu durumun Melania için hiç sorun olmadığını vurguladı: “Çok güzeldi. Yaklaşık bir saat boyunca yalnızdık ve o anın tadını çıkardım.”
Destekleyici Bir Eş
Röportajda Melania, Donald Trump’ın siyasi hırslarını ilk duyduğunda bunun üzerinde pek durmadıklarını belirtti. Ancak, kocasının başkanlığa yeniden aday olma kararına ilişkin sorulara, “Onu destekliyorum,” şeklinde net bir yanıt verdi. Eski First Lady, seçim kampanyaları sırasında çok fazla görünmediği için bu durumu da göz önünde bulundurarak, destekleyici bir rol üstlenmeye hazır olduğunu dile getirdi.
Çocuk Konusu: Farklı İhtiyaçlar
Evliliklerinin ilk yıllarında Donald Trump’ın daha fazla çocuk istemesi Melania’nın istememesi ile karşılaştı. Melania, “Bir çocukla mutlu olduğumu biliyorum. Hayatımız oldukça yoğun,” diyerek kendi düşüncelerini aktardı. 2005 yılında evlenen çiftin 18 yaşındaki oğulları Barron’dan başka çocukları olmadı.
Suikast Girişimleri: Zorlu Günler
Melania Trump, eşine yönelik iki suikast girişimini yaşamanın verdiği derin duyguları da paylaştı. “Olay sırasında belirsizlik çok kötüydü. Bu durum, Trump’ın hayatta kalmasını bir mucize olarak görmemi sağladı,” dedi. Bu deneyimlerin ailelerini nasıl etkilediğini vurguladı.
Geçmişe Dönüş: Modellik Kariyeri ve Zorluklar
Röportajın bir diğer önemli kısmında, Melania geçmişteki modellik kariyerinin kendisini First Lady görevine nasıl hazırladığını anlattı. “Bu süreç göz kamaştırıcı ama bir o kadar da acımasız. Herkes seni yargılıyor ve bu oldukça zorlayıcı olabilir,” dedi.
Kaynak: 20 Minuten
